David Nutt, Cornell Üniversitesi
BaÄırsak mikrobiyomu, 1000’e yakın farklı bakteri türüyle dolu, çeÅitli bir ortamdır. Dünyanın dört bir yanındaki insan popülasyonları, baÄırsak mikrobiyomlarının bileÅiminde, saÄlıklarını tamamen anlaÅılmayan benzersiz Åekillerde etkileyebilecek önemli farklılıklara sahiptir.
Konuları karmaÅık hale getiren baÄırsak mikrobiyomu araÅtırmaları, aÄırlıklı olarak Amerika BirleÅik Devletleri ve Avrupa gibi yüksek gelirli ülkeler için önemli olan saÄlık konularına odaklanarak dünyanın saÄlık sorunlarının çoÄunu dıÅarıda bıraktı.
Cornell liderliÄindeki bir proje, üç küresel popülasyondan – ABD, Fiji ve Guatemala’dan – mikrobiyota ile “insanlaÅtırılmıŔ fareler ve Åiddetli baÄırsak enfeksiyonuna karÅı dirençleri üzerinde çalıÅarak bu boÅlukların bazılarını doldurmaya çalıÅtı. AraÅtırmacılar, mikrobiyal farklılıkların tek baÅına baÄıÅıklık tepkilerini ve oldukça hızlı bir Åekilde etkileyebileceÄini buldular. Ayrıca, mikrobiyotayı paylaÅacak Åekilde fareleri bir arada barındırmanın, enfeksiyona karÅı düÅük dirençli farelerin daha dirençli hale gelmesine yardımcı olduÄunu gözlemlediler.
Grubun 27 Temmuz’da Cell Reports’ta yayınlanan “BaÄırsak Mikrobiyota BileÅiminin Enterik Enfeksiyona DuyarlılıÄında CoÄrafi Farklılıklar” baÅlıklı makalesinin baÅ yazarı, Cornell BaÅkanlık Doktora Sonrası AraÅtırma Görevlisi olan Ana Porras’tır.
Guatemala’daki Duyusal Bozukluk, YaÅlanma ve Metabolizma AraÅtırmaları Merkezi’nden araÅtırmacılarla iÅbirliÄi içinde yürütülen proje, yardımcı doçent ve Mong Family Sesquicentennial Fakülte Ãyesi Ilana Brito tarafından mikroplar ve küresel saÄlık üzerine 2018 Cornell çalıÅtayından çıktı. Ekibi yöneten Mühendislik Fakültesi’nde Biyomedikal MühendisliÄi.
Brito, doktora sonrası araÅtırmasının bir parçası olarak Fiji’den bir mikrobiyom örneÄi kohortu yetiÅtirerek zaten bir baÅlangıç ââyapmıÅtı.
Brito, “Dünya genelinde, baÄırsak mikrobiyomunda muazzam miktarda çeÅitli organizmalar var. Bu farklılıklar, örneÄin ABD nüfusunda gördüÄümüzden çok daha büyük.” Dedi. “Bu organizmaların saÄlıkta veya hastalıkları teÅvik etmede oynadıÄı spesifik nedensel rolleri anlamaya büyük ihtiyaç var.”
Genetik ve diyetten antibiyotik kullanımına, sanitasyon altyapısına ve bulaÅıcı hastalıklara maruz kalmaya kadar bir dizi faktör baÄırsak mikrobiyom bileÅimindeki eÅitsizlikleri etkileyebilir . Bu kadar çok deÄiÅkeni kontrol etmek zor olabilir, bu nedenle araÅtırmacılar üç küresel popülasyondan mikrobiyom örnekleri aldı ve bunları 30 mikropsuz fareye koydu, ardından onları E. coli gibi ciddi baÄırsak enfeksiyonları için bir model olan Citrobacter rodentium’a maruz bıraktı. nasıl tepki verdiklerini görmek için.
Guatemala mikrobiyotasının en dirençli olduÄunu, ardından ABD’nin ardından Fiji’nin izlediÄini belirten Brito, “Bu farklı farelerde, bu mikrobiyomların enfeksiyona karÅı az ya da çok dirençli olmasına yol açan çok farklı baÄıÅıklık tepkileri alıyorsunuz” dedi. “Ä°lginç olan Åey, enfeksiyona dayanıklılık açısından bu farklılıkları çok kısa sürede sergilemeleriydi. Bu nesiller boyunca olan bir Åey deÄil.”
Brito, araÅtırmacılar ayrıca fareleri Listeria monocytogenes’e maruz bıraktılar, ancak benzer tepkiler görmediler, bu da mikrobiyomun baÄıÅıklık sisteminin belirli özelliklerini etkilediÄini ve diÄerlerini etkilemediÄini gösteriyor, dedi Brito.
Bir takip deneyinde, araÅtırmacılar, fareleri üç küresel bölgeden mikrobiyomlarla birlikte barındırdılar ve onları C. rodentium’a maruz bıraktılar. Fareler birbirlerinin dıÅkısını tükettiÄinden, mikrobiyota aralarında geçiÅ yapar, esasen bir insanın mikrobiyota bileÅiminin seyahat ederken, diyetlerini deÄiÅtirirken veya kalıcı olarak göç ederken nasıl deÄiÅebileceÄini taklit eder. AraÅtırmacılar, daha az dirençli farelerin mikrobiyota paylaÅımından yararlandıÄını buldular.
Brito, “Hassas fareleri daha esnek hale getirdi” dedi. “Bence bu tür deneylerin bize gösterdiÄi Åey, baÄırsaktaki bu bakterilerden gelen bu baÄıÅıklık arka planını kısa zaman aralıklarında bile deÄiÅtirebileceÄinizdi. Manipüle edilemeyen baÅka Åeyler olabilir, örneÄin farklı popülasyonlar onları az çok duyarlı hale getiren genetik farklılıklar, ancak bu mikrobiyom fenotipi daha dövülebilir bir Åeydir.”
Enfeksiyona karÅı direnci transfer etme yeteneÄi, terapötik tedaviler için mikrobiyomu kullanma potansiyelini gösterir.
Brito, “Bence daha geniÅ nokta, arka bahçemizin dıÅında bulduÄumuz mikropların saÄlık üzerindeki etkilerini incelememiz gerektiÄidir.” Dedi. “Farklı saÄlık sorunları için dünya çapında mikrobiyom müdahaleleriyle insanların saÄlıÄını nasıl iyileÅtirebiliriz? Küresel bir görüÅü garanti eder.”
Ortak yazarlar arasında araÅtırma destek uzmanı Qiaojuan Shi ve doktora öÄrencisi Hao Zhou; Rowan Callahan ’18; ve Guatemala’daki Duyusal Bozukluk, YaÅlanma ve Metabolizma AraÅtırmaları Merkezi’nden (CeSSIAM) araÅtırmacılar.
Daha fazlasını keÅfedinDiyabet riski altındaki bebeklerin mikrobiyotaları restore edilebilir
Daha fazla bilgi: Ana Maria Porras ve diÄerleri, BaÄırsak mikrobiyota bileÅimindeki coÄrafi farklılıklar, enterik enfeksiyona duyarlılıÄı etkiler, Hücre Raporları (2021). DOI: 10.1016/j.celrep.2021.109457Günlük bilgileri: Hücre RaporlarıCornell Ãniversitesi tarafından saÄlanan 318 hisse