Ülseratif Kolit ve bağırsak hastalıkları

Kadınlarda Çölyak Belirtileri: Neler Olabilir ve Neden Farklıdır?

Getting your Trinity Audio player ready...

Çölyak hastalığı, gluten tüketildiğinde ince bağırsakta hasara yol açan kronik bir otoimmün rahatsızlıktır. Genellikle sindirim sistemiyle ilgili belirtilerle kendini gösterse de, kadınlarda çölyak hastalığının belirtileri bazen daha atipik olabilir ve sindirim sistemi dışındaki semptomlarla ön plana çıkabilir. Bu durum, tanıyı geciktirebilir ve tedavinin başlamasını erteleyebilir. Peki, kadınlarda çölyak hastalığının yaygın belirtileri nelerdir ve bu farklılıklar neden ortaya çıkar?

Sindirim Sistemi Belirtileri: Klasik ve Atipik Görünümler

Kadınlarda da erkeklerde olduğu gibi çölyak hastalığının klasik sindirim sistemi belirtileri görülebilir:

  • Karın ağrısı ve şişkinlik: Yemek sonrası veya gün içinde sıkça hissedilen karın ağrısı ve gaz sancıları.
  • İshal veya kabızlık: Kronik ishal sıkça görülmekle birlikte, bazı kadınlarda inatçı kabızlık da çölyak belirtisi olabilir.
  • Kilo kaybı: Besin emilimindeki bozukluk nedeniyle açıklanamayan kilo kaybı yaşanabilir.
  • Mide bulantısı ve kusma: Özellikle glutenli yiyecekler tüketildikten sonra görülebilir.

Ancak, kadınlarda bu belirtiler daha hafif seyredebilir veya farklı şekillerde kendini gösterebilir. Örneğin, sürekli bir hazımsızlık hissi veya mide rahatsızlığı olarak algılanabilir.

Sindirim Sistemi Dışı Belirtiler: Kadınlara Özgü Farklılıklar

Kadınlarda çölyak hastalığının tanısını zorlaştıran en önemli faktörlerden biri, sindirim sistemi dışındaki atipik belirtilerin daha sık görülmesidir. Bu belirtiler genellikle hormonal dalgalanmalar veya diğer otoimmün hastalıklarla karıştırılabilir:

  • Demir eksikliği anemisi: Kadınlarda en sık görülen çölyak dışı belirtilerden biridir. Adet kanamalarıyla birleştiğinde demir eksikliği daha da şiddetlenebilir ve tedaviye yanıt vermeyen bir anemiye yol açabilir.
  • Yorgunluk ve halsizlik: Sürekli bir enerji düşüklüğü ve açıklanamayan yorgunluk hissi yaygındır.
  • Kısırlık ve tekrarlayan düşükler: Çölyak hastalığı, kadınlarda doğurganlık sorunlarına yol açabilir. Besin emilimindeki bozukluklar ve otoimmün yanıtlar hormonal dengesizliklere ve üreme sağlığı problemlerine neden olabilir. Açıklanamayan kısırlık veya tekrarlayan düşük öyküsü olan kadınlarda çölyak taraması yapılması önemlidir.
  • Düzensiz adet döngüleri: Adetlerin gecikmesi, düzensizleşmesi veya şiddetli adet sancıları görülebilir.
  • Osteoporoz ve kemik erimesi: Kalsiyum ve D vitamini emilimindeki bozukluklar nedeniyle kemik yoğunluğunda azalma, genç yaşta bile osteoporoz riskini artırabilir.
  • Cilt problemleri: Özellikle dermatitis herpetiformis adı verilen kaşıntılı, kabarcıklı döküntüler çölyak hastalığına eşlik edebilir. Bunun yanı sıra, egzama veya sedef benzeri cilt rahatsızlıkları da görülebilir.
  • Nörolojik belirtiler: Migren, baş dönmesi, uyuşma, karıncalanma hissi (nöropati) veya denge sorunları gibi nörolojik semptomlar ortaya çıkabilir.
  • Ağız ve diş sağlığı sorunları: Ağız ülserleri (aft), diş minesinde erozyon veya diş gelişiminde bozukluklar görülebilir.
  • Depresyon ve anksiyete: Besin eksiklikleri ve kronik rahatsızlığın getirdiği stres, ruh hali değişimlerine, depresyona veya anksiyeteye yol açabilir.
  • Tiroid problemleri: Çölyak hastalığı olan kadınlarda tiroid bezinin az çalışması (hipotiroidi) daha sık görülebilir.

Neden Kadınlarda Farklılıklar Görülür?

Kadınlarda çölyak belirtilerinin daha atipik ve çeşitli olmasının birkaç nedeni vardır:

  • Hormonal faktörler: Kadın hormonları, otoimmün hastalıkların seyrini etkileyebilir. Adet döngüsü, gebelik ve menopoz gibi dönemlerde belirtilerde değişiklikler gözlenebilir.
  • Genetik yatkınlık: Çölyak hastalığı genetik bir yatkınlığa sahiptir ve kadınlarda bazı otoimmün hastalıklar daha yaygındır.
  • Diğer otoimmün hastalıklarla birliktelik: Çölyak hastalarında, özellikle kadınlarda, tip 1 diyabet, tiroid hastalıkları veya romatoid artrit gibi diğer otoimmün hastalıkların görülme sıklığı artar. Bu durum, belirti karışıklığına neden olabilir.

Ne Zaman Doktora Başvurmalısınız?

Yukarıda belirtilen semptomlardan bir veya birkaçını yaşıyorsanız ve özellikle bu belirtiler tekrarlıyorsa veya yaşam kalitenizi etkiliyorsa bir doktora başvurmanız önemlidir. Özellikle açıklanamayan demir eksikliği anemisi, kısırlık, tekrarlayan düşükler veya kronik yorgunluk yaşayan kadınların çölyak hastalığı açısından değerlendirilmesi önerilir.

Çölyak tanısı, kan testleri (anti-transglutaminaz antikorları) ve ince bağırsak biyopsisi ile konulur. Erken tanı ve glutensiz diyetle tedavi, semptomların hafifletilmesine ve olası uzun vadeli komplikasyonların önlenmesine yardımcı olur.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Bu web sitesi deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanır. Bununla iyi olduğunuzu varsayacağız, ancak isterseniz vazgeçebilirsiniz. Kabul etmek Mesajları Oku

Gizlilik ve Çerez Politikası