Antidepresanlar bağırsak bakterilerini nasıl etkiliyor?
Her geçen gün yapılan yeni çalışmalar, bağırsak mikrobiyotasının psikiyatrik durum üzerindeki rolünü desteklemektedir. Anksiyete ve depresyon, araştırmacıların bağırsak mikrobiyotasının bileşimindeki değişikliklerle ilişkilendirdiği zihinsel sağlık koşullarından yalnızca bir kısmıdır. Medical News’in bildirdiği yeni bir çalışma, bağırsakta nöroaktif bileşikler yaratmaya katkıda bulunan, yani sinir sistemiyle etkileşime giren ve depresyon gelişme olasılığını etkileyen bazı maddelerle ilişkili bir dizi bakteri listeledi.
Farelerde yapılan başka bazı araştırmalar, sindirim sisteminde bakteri bulunmayan farelerin anksiyete ve depresyon belirtileri geliştirdiğini ve sosyal olarak içe kapandıklarını göstermiştir. Ruh sağlığı ve bağırsak bakterilerinin bileşimi arasındaki bu yakın bağlantı göz önüne alındığında, araştırmacılar “Ruh halini etkileyen psikiyatrik ilaçlar da bağırsaktaki bakteri popülasyonunu etkiler mi?” sorusunun izini sürüyor. İrlanda’daki University College Cork’tan Sofia Cassette liderliğindeki araştırmacı grubu bu durumu farelerde araştırmak için yola çıktılar. Ekip başlangıçta, psikotropik ilaçların insan bağırsağındaki Lactobacillus rhamnosus ve Escherichia coli adlı iki bakteri suşu üzerindeki antimikrobiyal aktivitesini araştırdı. Psikotrop ilaçlar temelde merkezi sinir sistemi üzerinden etki gösteren, mental bozuklukların tedavisinde kullanılan ilaçlardır ve antidepresanlar, antipsikotikler, anksiyolitikler, duygudurum düzenleyicileri, sedatif-hipnotikler ve benzeri ilaç gruplarını içerirler. Araştırmacılar, fluoksetin, escitalopram, venlafaksin, lityum, valproat ve aripiprazol gibi psikotropiklere odaklandılar.
Daha sonra, bilim insanları farelerin mikrobiyotası üzerindeki “bu ilaçlarla kronik tedavinin etkisini” test ettiler. Cussotto ve ekibi geçen yıl araştırma sonuçlarının ilk bölümünü Psychopharmacology dergisinde yayınladı. Şimdi ise tam bulgularını Danimarka’nın başkenti Kopenhag’daki Avrupa Nöropsikofarmakoloji Kongresi Koleji’nde sundular.
Türünün ilk örneği olan bu çalışmada bilim insanları, farelere 4 haftalık bir süre boyunca psikiyatrik ilaçlar verdiler ve bu sürenin sonunda farelerin bağırsak mikrobiyotasının bileşimlerini analiz ettiler. Bipolar bozukluk gibi durumları tedavi edebilen her iki duygudurum düzenleyicisi olan Lityum ve Valproat’ın Clostridium, Peptoclostridium, İntestinibacter ve Christenellaceae gibi belirli bakteri türlerinin sayısını artırdığını tespit ettiler. Buna karşılık, antidepresanlar fluoksetin ve escitalopram gibi seçici serotonin geri alım inhibitörleri (SSRI), Escherichia coli gibi bakteriyel suşların büyümesini durdurdu. Ekibin lideri Cussotto, “Duygudurum dengeleyici lityum ve antidepresan fluoksetin de dahil olmak üzere bazı ilaçların bağırsak mikrobiyotasının kompozisyonunu ve zenginliğini etkilediğini bulduk,” diyor ve ekliyor: “Bazı psikotropik ilaçlar daha önce in vitro ortamlarda araştırılmış olsa da, bu bir hayvan modelinde ilk kanıttır. Her şeyden önce, bazı çalışmalar depresif veya şizofrenik hastaların mikrobiyota kompozisyonunu değiştirebileceğini göstermiştir, bu nedenle psikotropik ilaçlar etki mekanizmalarının bir parçası olarak bağırsak mikropları üzerinde etkili olabilir. Elbette bunun kanıtlanması gerekiyor.”
Haber-Çeviri: Şehmus Ay / Demokrat Haber
Kaynak: https://www.medicalnewstoday.com/articles/326299.php